Küresel piyasalar ABD enflasyon verilerine odaklandı
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) “şahin” adımlarının henüz sona ermediğine dair artan endişeler nedeniyle küresel piyasalar olumsuz bir seyir izlerken, ABD’deki enflasyon verileri ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz kararı ECB) önümüzdeki hafta yatırımcıların ilgi odağı olacak.
Enflasyonla mücadele kapsamında Fed’in yılın geri kalanında atacağı adımlara ilişkin belirsizliklerin artmasıyla politika faizi Temmuz ayı toplantısında 25 baz puan artırılarak yüzde 5,25-5,50’ye çıkarıldı. Son 22 yılda varlık fiyatlarını etkilemeye devam ediyor.
Analistler, ABD’de önümüzdeki hafta açıklanacak enflasyon verilerinin bankanın gelecekte nasıl bir yol izleyeceği konusunda yatırımcılara ışık tutabileceğini söyledi.
Fed’in 2023 sonuna kadar faiz artırmayacağı yönündeki iddiaların bir süre gündeme gelmesinin ardından, hizmet sektörüne ilişkin açıklanan bilgilerin beklenenden iyi gelmesiyle bankanın sıkılaştırıcı para politikasına devam edebileceği yönündeki beklentiler güçlendi.
Analistler, son dönemde elektrik fiyatlarında yaşanan artışların enflasyonun canlı kalmasına neden olabileceğini ve güçlü istihdam piyasasının Banka’nın potansiyel faiz artırım ihtiyacını artırabileceğini belirtti.
Para piyasalarındaki fiyatlamalara göre Fed’in Eylül ayı toplantısında siyasi faiz oranını sabit bırakacağının kesin olduğunu belirten analistler, bankanın Kasım ayı toplantısında faiz oranını 25 baz puan artırma olasılığının arttığını ifade etti. yüzde 44’e yükseldi, bu da belirsizliğin arttığına işaret ediyor.
Analistler, istihdam piyasasına ilişkin son dönemde açıklanan veriler sonrasında Fed’in enflasyonla mücadele programı kapsamında istihdam piyasasının yumuşatılmasının kritik önem taşıyabileceğini belirtti.
Fed yetkililerinin gelecek politikalarına ilişkin sözlü yönlendirmeleri de yatırımcıların ilgi odağındayken, New York Fed Başkanı John Williams, işsizlik oranının gelecek yıl artarak yüzde 4’ün üzerine çıkmasını beklediğini kaydetti.
Chicago Fed Başkanı Austan Golsbee, “Tartışmalarımızın artık faiz oranlarının ne kadar artması gerektiğiyle ilgili olmayacağı bir döneme hızla yaklaşıyoruz.” dedi.
Fed Yürütme Konseyi Üyesi Christopher Waller, faiz artışlarının sona erip gelmediğini söylemek için daha fazla bilgiye ihtiyaç duyduğunu, başka bir faiz artışının ekonomiyi resesyona sürüklemesinin mümkün görünmediğini belirtti.
Yine geçen hafta Fed, ülkedeki ekonomik aktivitenin mevcut durumuna ilişkin değerlendirmeleri içeren “Bej Kitap” raporunu yayınladı. Raporda, ekonomik büyümenin temmuz ve ağustos aylarında “ılımlı” olduğu ve istihdam artışının ülke genelinde yavaşladığı belirtildi.
Öte yandan Rusya ve Suudi Arabistan, petrol üretim ve ihracat kesintilerini yıl sonuna kadar uzattıklarını açıkladı.
Bu gelişmenin ardından Brent petrolün varil fiyatı ivme kazanarak haftayı yüzde 1,6 yükselişle 90,2 dolarda tamamlayarak Kasım 2022’den bu yana en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
Üst üste 8. haftadır yükseliş eğilimini sürdüren dolar endeksi, haftayı yüzde 0,8 yükselişle 105,1 seviyesinde tamamlayarak yaklaşık son 7 ayın en güçlü haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
ABD 10 yıllık tahvil faizi haftayı yaklaşık 7 baz puan yükselişle 4,26 seviyesinde tamamlarken, altının ons fiyatı, artan tahvil getirileri ve doların yükselişini sürdürmesiyle haftayı yüzde 1,1 düşerek 1.919,2 dolardan tamamladı. değer.
New York borsaları olumsuz bir seyir izledi
ABD’de borsalar, Fed’in faiz artırmaya devam edebileceği endişesiyle olumsuz bir seyir izlerken, ülkede önümüzdeki hafta açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yatırımcıların ilgi odağı olacak.
Analistler, Fed’in hisse senedi piyasalarında şahin adımlarını sürdürebileceği beklentilerinin güçlenmesiyle risk iştahının azaldığını, önümüzdeki hafta ülkede açıklanacak enflasyon verilerinin volatiliteyi artırabileceğini belirtti.
Geçtiğimiz hafta ABD’de açıklanan verilere göre, Tedarik Yönetimi Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI), 54,5 ile beklentilerin üzerine çıkarak üst üste 8’inci ayda da hizmet sektörünün büyümesine işaret etti.
Ülkede ilk kez işsizlik maaşına başvuranların sayısı piyasa tahminlerinin altında 216 bine gerilerken, Şubat ayından bu yana en düşük seviyesini kaydetti.
ABD’de mortgage (konut kredisi) başvuruları, faiz oranlarındaki düşüşe rağmen geçen hafta Aralık 1996’dan bu yana kaydedilen en düşük seviyeye geriledi.
Ayrıca ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), ülkedeki bankacılık sektörünün kârının bu yılın ikinci çeyreğinde önceki çeyreğe göre yüzde 11,3 oranında azaldığını bildirdi.
Öte yandan Çin hükümetinin kamu çalışanlarının iPhone kullanmasını yasakladığı haber akışının ardından Nasdaq endeksinde işlem gören Apple hissesi haftayı yüzde 6 düşüşle tamamladı. Haberin ardından şirketin piyasa değeri 200 milyar dolar kaybetti.
ABD ile Çin arasındaki gerilime rağmen Çin’de akıllı telefon satışlarında en büyük pay yüzde 22 ile Apple’a ait.
Bu gelişmelerle birlikte geçtiğimiz haftayı New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 1,24, Dow Jones endeksi yüzde 0,75 ve Nasdaq endeksi de yüzde 1,93 düşüşle tamamladı.
11 Eylül ile başlayan haftanın veri takviminde Çarşamba günü enflasyon, Perşembe günü perakende satışlar, haftalık işsizlik uygulamaları ve ÜFE bilgileri takip edilecek ve New York Fed imalat endeksi, sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı, Michigan Tüketici Güven Endeksi bilgileri takip edilecek. Cuma günü takip edilecek.
İngiltere hariç Avrupa borsalarında olumsuz eğilim göze çarpıyor
İngiltere dışındaki Avrupa borsalarında geçtiğimiz hafta satış eğilimi görülürken, önümüzdeki hafta dikkatler ECB’nin faiz kararı ve karar sonrası ECB Başkanı Christine Lagarde’ın yapacağı konuşmaya çevrildi.
Analistler, Avrupa’da enflasyon ve resesyon ikileminin devam ettiğini ve bölgede son dönemde açıklanan verilerin karışık sinyaller verdiğini belirtti.
Para piyasalarında fiyatlamada ECB’nin faiz oranını sabit bırakma ihtimalinin ağır bastığını belirten analistler, karar sonrasında piyasalarda volatilitenin artabileceğini vurguladı.
Açıklanan verilere göre, Euro Bölgesi’nde bileşik PMI ağustos ayında 46,7 ile son 33 ayın en düşük seviyesini görürken, bölgede Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) temmuz ayında aylık bazda yüzde 0,5 geriledi. beklentiler doğrultusunda.
Avrupa Ekonomi ve Finans Merkezi’nin geçtiğimiz hafta Londra’da düzenlediği seminerde konuşan Lagarde, enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımların atılmasının yanı sıra orta vadeli enflasyon beklentilerinin istikrarlı kalmasını sağlayacak etkin iletişim kurmanın da çok önemli olduğunu kaydetti. süreç boyunca.
Banka yetkililerinin sözlü yönlendirmeleri de yatırımcıların ilgi odağında.
ECB Yönetim Konseyi üyeleri “şahin” tonda açıklamalar yaparken Klaas Knot, para piyasalarında Eylül ayı toplantısının fiyatlamasında faiz artırımı ihtimalinin hafife alındığını düşündüğünü belirtti.
ECB Üyesi Peter Kazimir de enflasyonun inatla yüksek ve hedeflenen yüzde 2 seviyesinin oldukça üzerinde kaldığını vurguladı.
Ayrıca İngiltere Parlamentosu Hazine Komitesi üyelerinin İngiliz ekonomisinin görünümü ve banka politikalarına ilişkin sorularını yanıtlayan İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Andrew Bailey, ülkede enflasyonun yıl sonunda önemli ölçüde düşmesinin beklendiğini söyledi. Bu yılki faiz oranlarının halihazırda “döngünün zirvesine çok daha yakın” olduğu belirtildi. dedi ki.
Bu gelişmelerle geçen hafta Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,63, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,77, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 1,46, İngiltere’de FTSE 100 endeksi ise yüzde 0 kayıp yaşadı. Yüzde 18 arttı.
Gelecek hafta Salı günü İngiltere’de işsizlik oranı, Almanya ve Euro Bölgesi’nde Zew beklenti endeksleri, İngiltere’de büyüme, sanayi üretimi, dış ticaret açığı, Çarşamba günü Euro Bölgesi’nde sanayi üretimi, Avrupa Merkez Bankası’nın faiz kararı ve Lagarde’ın açıklaması. Perşembe. Cuma günü ise Avro Bölgesi’nde dış ticaret fazlası bilgileri takip edilecek.
Asya borsaları da olumsuz bir seyir izledi
Çin’de açıklanan verilerden ekonomik aktiviteye ilişkin olumsuz sinyaller gelmesinin ardından, petrol fiyatlarındaki artışın ekonomiyi olumsuz etkileyeceği beklentisiyle bölge genelinde risk algısı arttı. Gelecek hafta dikkatler Asya genelindeki endüstriyel üretim verilerine çevrilecek.
Ülke ekonomisine ilişkin endişelerin artmasıyla dolar/yuan paritesi haftayı yüzde 1,1 yükselişle 7,3434 seviyesinde tamamladı. Yuanın devalüasyonu nedeniyle parite son 16 yılın en yüksek seviyesinde.
Öte yandan Çin’in döviz rezerv varlıklarının ağustos sonunda geçen aya göre yaklaşık 44 milyar dolar azalarak 3,16 trilyon dolara gerilediği bildirildi.
Ülkede açıklanan verilere göre ithalat ve ihracat rakamlarındaki düşüş beklenenden az olsa da dış ticaret fazlası 68,4 milyar dolar ile beklentilerin altında gerçekleşti.
Öte yandan ABD Ticaret Temsilcisi (USTR), Çin’den ithal edilen 352 ürün ve Kovid-19 ile ilgili 77 ürüne uygulanan gümrük vergisi muafiyetini 31 Aralık’a kadar uzattığını duyurdu.
Çin’in borç krizindeki emlak şirketi Country Garden, “tahammül dönemi” sona ermeden önce vadesi dolan iki dış borç tahvilinin 22,5 milyon dolarlık faiz ödemesini yaparak temerrütten kıl payı kurtuldu.
Japonya’da açıklanan verilere göre ikinci çeyrekte gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) yıllık bazda yüzde 4,8 ile beklentilerin altında gerçekleşti. Verilerin ardından bölge genelinde satış baskısının arttığı görüldü.
Bu gelişmelerle haftalık bazda Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,53, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,98, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,63 ve Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,63 arttı. Yüzde 1,16. kayıp.
11 Eylül ile başlayan haftada Perşembe günü Japonya’da sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı verileri, Cuma günü ise Çin’de sanayi üretimi, işsizlik oranı ve perakende satış verileri takip edilecek.
Yabancı kuruluşlardan Türkiye’nin ekonomi politikalarına destek
Ülkede geçtiğimiz hafta yükseliş trendine giren ve küresel borsalardan olumlu farklılaşan BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 3,34 yükselişle 8.325,30 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirerek rekor kırdı. şimdiye kadar gördüğü en yüksek seviye rekoru 8.398,44 puana yükseldi.
Dünya Bankası Türkiye Ülke Müdürü Humberto Lopez’in, devam eden 17 milyar dolarlık operasyona ek olarak üç yıl içinde 18 milyar dolarlık yeni operasyonları hazırlayıp Dünya Bankası Yönetim Kurulu’na sunmayı beklediklerini açıklamasıyla Borsa İstanbul’da risk iştahı arttı. programı.
Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin son dönemde klasik ekonomi politikalarına dönüşünü kredi notunun güçlenmesi açısından olumlu değerlendirerek, yatırımcılara gönderdiği bilgi notunda şunları kaydetti: “Artık risk/getiri dengesinin doğrudan TL alımları lehine olduğunu düşünüyoruz” ilgili yükselişte de etkili oldu. Yaşanan gelişmelerden biri de buydu.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, dün gece Türkiye’nin kredi notunu “B” olarak doğrulamış, not görünümünü ise 2 yıl aradan sonra “negatif”ten “durağan”a yükseltmişti.
Kuruluştan yapılan açıklamada, görünümün “durağan”a revize edilmesinin, kısa vadeli makrofinansal istikrar risklerini azaltan ve ödemeler dengesi baskılarını hafifleten daha geleneksel ve tutarlı bir politika bileşimine dönüşü yansıttığı vurgulandı.
TCMB’nin politika faizini 2023 yılı sonuna kadar yüzde 35’e çıkaracağının ve 2024 yılında da bu seviyede tutacağının tahmin edildiği açıklamada, geleceğe yönelik faize ilişkin belirsizliğin yüksek olduğu ve Para politikası sıkılaştırmasının süresi
Öte yandan, Türkiye ekonomisinin 3 yıllık hedef ve politikalarını içeren Orta Vadeli Program’ın (OVP) onaylanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlandı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve 2024-2026 dönemini kapsayan OVP ile temel ekonomik büyüklükler ve hedefler belirlendi.
Buna göre bu yıl büyümenin gerçekleşme tahmini yüzde 4,4 oldu. Ekonominin 2024 yılında yüzde 4, 2025 yılında yüzde 4,5, 2026 yılında ise yüzde 5 büyüyeceği öngörülüyordu.???????
Ayrıca Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Hat-San Gemi İnşa Bakım Onarım Deniz Nakliyat Sanayi ve Ticaret AŞ’nin 22,60 liradan, Reeder Teknoloji Sanayi ve Ticaret AŞ’nin 9,30 liradan, Adra Gayrimenkul Yatırım Padaşlığı AŞ’nin ise 22 liradan satılmasına karar verdi. İlk halka arzını 0,66 liradan onayladığını duyurdu.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), eksik belge veya bağımsız kontrol beyanlarından kaynaklanan usulsüzlükleri düzelten şirketlere yönelik kredi kısıtlamasının kaldırılmasına karar verdi.
Karara göre, döviz pozisyonları nedeniyle kredi alamayan şirketler, döviz pozisyonlarını limitin altına düşürmeyi taahhüt etmeleri halinde kredi kullanabilecek.
Dolar/TL haftayı önceki kapanışın yüzde 0,4 üzerinde 26,8498 seviyesinde tamamladı.
Ülkede geçen hafta açıklanan verilere göre Ağustos ayında TÜFE yıllık bazda yüzde 58,94 artışla beklentileri aşarken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervi 120 milyar 624 milyon dolara ulaştı. 1 Eylül haftasında yükseliş trendi üst üste 12. haftaya taşındı. .
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik olarak 8.300 ve 8.200 seviyelerinin destek, 8.400 ve 8.500 puanlarının ise direnç olarak öne çıkabileceğini belirtti.
Ülkede önümüzdeki hafta Pazartesi günü sanayi üretimi, işgücü istatistikleri ve ödemeler istikrarı, Salı günü inşaat maliyet endeksi, perakende satışlar ve ciro endeksleri, Perşembe günü yurt dışından özel sektör kredi borcu, kısa vadeli dış borç istatistikleri, Cuma günü tarım açıklanacak. ÜFE ve TCMB Piyasa Katılımcı Anketi bilgileri takip edilecek.